Nisan 18, 2024

Anne Nasihatları ♥️

1. ßir kişiyi telefonla iki defadan fazla aramayın. Çağrınızı yanıtlamazlarsa, ilgilenmeleri qereken önemli bir şeyler olduğunu varsayın.

2. Ödünç aldığınız parayı, diğer kişi size ödünç verdiğini hatırlamadan önce iâde edin. ßu sizin dürüstlüğünüzü ve karakterinizi gösterir. Aynı şey para hâricindeki diğer şeyler için de qeçerlidir.

3. ßirisi size öğle / akşam yemeği ısmarlarken asla menüdeki pahalı yemeği sipariş etmeyin.Mümkünse onların seçtikleri yiyecekleri sizin için de sipariş etmelerini isteyin.

4. Hiç kimseye "  evli değil misin?", "Çocuğun yok mu", "Neden bir ev almadın?" ve ya "neden bir araba almıyorsunuz?" gibi sorular sormayın. ßunlar sizin sorununuz değildir.

5. Arkanızdan qelen kişi için dâimâ kapıyı açın. £rkek ya da kız, yaşlı ya da qenç olması fark etmez.

Toplum içinde birine iyi davranmak sizi küçültmez.

6. ßir arkadaşınız sizin için bir ödeme yaptıysa, bir dahaki sefere siz ödeme yapın.

7. Farklı qörüşlere sayqı qösterin.

Unutmayın, birinin 6 gördüğü, size 9 qörünebilir.

Ayrıca, ikinci qörüş bir alternatif için iyidir.

8. İnsanların konuşmasını asla bölmeyin. Konuşmalarına izin verin.

Dediklerinin hepsini duyun ve hepsini filtreleyin.

9. Konuşurken qereksiz konulara qirmeyin.

Asıl konuyu anlaşılır şekilde anlatmaya çalışın.

10. ßirisiyle dalqa qeçer ve onlar bundan hoşlanmazsa, durun ve bir daha asla yapmayın. İnsanları daha fazlasını yapmaya teşvik edin ve ne kadar minnettar olduğunuzu qösterin.

11. ßiri size yardım ederken "teşekkür ederim" deyin.

12. Arkadaşlarınızı kamuoyunda övün. ßaş başayken eleştirin.

13. ßirinin kilosu hakkında yorum yapmak için hiçbir zaman bir neden yoktur. "Harika qörünüyorsun" demen yeterli. Kilo vermek hakkında konuşmak istiyorlarsa, zâten yapacaktır.

14. ßiri size telefonunda bir fotoğraf qösterdiğinde sola veya sağa kaydırmayın. Sırada ne olduğunu asla bilemezsiniz.

15. ßir arkadaşınız size doktor randevusu olduğunu söylerse, bunun ne için olduğunu sormayın, "Umarım iyisindir" demeniz yeterlidir.

Onları, size kişisel hastalıklarını söylemek zorunda kalma qibi rahatsız edici bir duruma sokmayın. ßilmenizi isterlerse, bunu zâten söylerler.

16. Temizlik qörevlisine CEO ile aynı sayqıyı qösterin.

Altınızdaki birine ne kadar kaba davrandığınızdan kimse etkilenmez, ama insanlar onlara sayqılı davranırsanız bunu fark edeceklerdir.

17. ßir kişi doğrudan sizinle konuşuyorsa, telefonunuza bakmak kabalıktır.

18. Sizden istenene kadar asla tavsiye vermeyin.

19. Kimseye qerek yokken yaşını ve maaşını sormayın.

20. Sizi doğrudan ilqilendirmeyen herhanqi bir şey olmadıkça işinize odaklanın.

21. Sokakta biriyle konuşuyorsanız qüneş qözlüğünüzü çıkarın.

ßu bir sayqı qösterqesidir. Göz temâsı konuşma kadar önemlidir.

22. Yoksulların ortasında asla zenqinliğinizden bahsetmeyin. ßenzer şekilde, çocuğu olmayanların yanında çocuklarınız hakkında konuşmayın.

23. Cep telefonlarınız ile konuşurken, başkalarının sizi dinlemek zorunda kalmamasına dikkat edin.

Nisan 16, 2024

İĞNECİLER SINIFI!!!

 

Türkiye'nin en önemli liselerinden olan İstanbul Erkek Lisesi, 1925 yılında enteresan bir olaya sahne oldu. Öğretmene şaka yapmak isteyen bir öğrenci tüm sınıfın kaderini değiştirdi.

İstanbul Lisesi’nin onuncu sınıf öğretmeni Salih Hoca ile öğrenciler arasında garip bir olay gerçekleşir.

İstanbul Lisesinin onuncu sınıfının öğretmen sandalyesine bir iğne yerleştiren öğrenciler, pusuya yatıp Salih Hoca’nın iğnenin üstüne oturmasını izleyeceklerini düşünürler.

Öğretmen zili çalınca o sınıfta dersi bulunan Arapca öğretmeni (Salih Hoca) sınıfa giriyor. Sandalyeye oturacağı zaman cübbesini iki eliyle düzeltirken eli bir iğneye değen Salih Hoca ise oturduğu yere bir iğnenin yerleştirildiğini hisseder, sandalyeye oturmaz ve deftere imzasını attıktan sonra;

“Ben bu muameleye layık değildim, sizlere çok teessüf ederim” diyerek dershaneyi terk eder.

Meseleyi Müdür Besim beye bildirir ve istifasını verir.

Ondan sonra hızlıca araştırmaya geçen disiplin kurulu işin failini bir türlü bulamaz. O sınıfın dersleri durdurulur ve araştırmalar devam eder. Fakat hiçbir öğrenci itirafta bulunmaz.

Sonrasında, 1925 yılının öğretmenler toplantısı düzenlendiği gün, öğretmenler odasında çaylar içilirken odaya birden Müdür ile lisenin güvenliği içeri girer ve müjdeyi verir… “Muhterem hocamız Salih efendinin sandalyesine iğneyi koyan iğneci sınıfın tamamen ihracına karar verdik. Çünkü failini ele vermiyorlar…”

Sonrasında ise sınıftaki 41 öğrenci İstanbul Erkek Lisesi’nden Bursa Lisesi ’ne sürgüne gönderilir.

Olaydan seneler sonra ise, Salih hocanın sandalyesine iğneyi koyan kişinin başka sınıftan olduğu anlaşılır. Ama İğneciler olarak adlandırılan ve Bursa ’ya sürgüne gönderilen sınıf ise çoktan mezun olmuştur bile…

1925 yılının 10’uncu sınıfı, yani “iğneciler” arasından kimler çıktı:

228 Sait Efendi: Arkadaşları arasındaki lakabıyla H2O, yani sulu Sait. Ünlü hikayeci 

Sait Faik Abasıyanık...

697 Rahmi Efendi: Ünlü hekim, politikacı, şair ve akıl hastalıkları uzmanı Dr. Rahmi Duman...

748 Saffet Efendi: Ünlü hukukçu Saffet Nezihi Bölükbaşı...

725 Feridun Efendi: Ünlü gazeteci ve yazar Hikmet Feridun Es...

Sabri Efendi: Türk politika ve diplomasi hayatının unutulmaz isimlerinden, eski Dışişleri Bakanı İhsan Sabri Çağlayangil...

Sıtkı Efendi: Demokrat parti döneminin ünlü bakanlarından Sıtkı Yırcalı.

Hikmet Feridun Es’in şu sözü çok meşhurdur; “Biz 43 iğneci idik. Fakat sonradan o kadar çok kişi iğneci sınıftan olduğunu iftiharla iddia etti ki, hayret etmemek mümkün değil …”

"Koca sınıf Bursa’ya sürülüyor, veliler müdürün odasını basıp tehdit etmiyor. Disiplin kurulundaki hocalar tehdit edilmiyor. Kalitenin tesadüf olmadığı, ahlaklı olmanın kişiye ve topluma ne kadar büyük bir etkisi olduğunu tekrardan anlamış olduk.”

Alıntı

Nisan 13, 2024

KADINLAR NE İSTER 🙂

 

Harun Reşit savaşta esir aldığı düşman Generale :-Hayatını bağışlarım ama bir şartım var , der. ”Kadınlar hayatta en çok ne ister?” budur bilmek istediğim… Bu sorunun yanıtını getir kurtar kelleni der.

General sorar soruşturur bu çetin sorunun yanıtını aramaya başlar ve Kafdağı’ndaki bir cadının bunu bildiğini öğrenirGünlerce gecelerce at koşturur, cadıyı bulur ve sorar:

-Kadınlar hayatta en çok ne ister?

Korkunç cadı yanıt için öyle bir şart ileri sürer ki yenilir yutulur cinsten değil…

-Evlen benimle!.. O zaman öğrenirsin ancak istediğini…

Bu ölümcül teklifi kabul eder General ve doğru yanıtı alır almaz koşar Harun Reşit”e ve :

-Kadınlar en çok kendi özgür iradeleriyle hareket etmek ister!.

Harun Reşit Generalin hayatını bağışlar, ancak General cadıya da evlenmek için söz vermiştir.

Neyse evlenirler. İlk gece General bir bakar ki , o korkunç cadı dünyalar güzeli bir afete dönüşmüş karanlık odada….. Konuşur cadı :

- Benim kaderim böyle…. Günün sadece yarısı güzel olabilirim, diğer yarısı çirkinim, der. Ne dersin? Geceleri seninleyken mi güzel olayım, yoksa sen gündüzleri dışarıdayken mi?…..

General düşünür ve:

- Sen bilirsin kararı kendin ver, der.

İşte o an korkunç cadı sonsuza dek güzel bir kadın olarak kalır.

Peki, bu öyküden çıkarılacak 3 ders nedir?

1. Kadınlar en çok kendi özgür iradeleriyle hareket etmek isterler.

2 .Özgür iradesiyle hareket eden bir kadın her zaman güzeldir.

3. İster güzel olsun, ister çirkin olsun her kadın aslında bir cadıdır:)

Hayatınız seçtiğiniz kadındır.

Zevkli bir kadına rastlarsanız zevkiniz,

bilgili bir kadına rastlarsanız bilginiz,

zeki bir kadına rastlarsanız zekanız gelişir.

Hayat kat kattır. Babil”in Asma Bahçeleri gibi teraslar halinde yükselir ve bir terastan bir terasa sizi kadınlar götürür. Ve bugün durduğunuz teras, seyrettiğiniz manzara, gördüğünüz hayat yanınızdaki kadının terası, manzarası ve hayatıdır…

Hayatınız seçtiğiniz kadındır…👌 💙  💙

Nisan 06, 2024

♥️♥️♥️♥️

 İşte Benim Zeki Müren….♥️


nurlarda uyu

🌹🌹🌹🌹🌹

sevgi dolu bir dünyam var dört yanımda tüm insanlar 
dünya malı neye yarar dostluklarla yaşıyorum
şiirlerde romanlarda
gelmiş geçmiş zamanlarda
tamburlarda kemanlarda şarkılarla yaşıyorum 
sevgilerden nakışlarla mutlu mutsuz bakışlarla
kalpten kalbe akışlarla alkışlarla yaşıyorum

ben de sevdim bir zamanlar içimde bin hatıra var
herkes hayatını yaşar anılarla yaşıyorum
ne köşklerde ne sarayda

ne dünyada ne de ayda
benim yerim çok uzakta dualarla yaşıyorum
şarkılara duygu seren çilelere göğüs geren
dertli gönüllere giren işte benim zeki müren 

kimsesizlerin kimsesiziyim kimsesizim
yalnızların yalnızıyım yalnızım
dertlilerin dertlisiyim dertliyim
ıkların aşkıyım aşıkım

ismim mesut göbek adım bahtiyar
yıllarca hep böyle bildiniz siz
mesut bahtiyardan şarkılar dinlediniz"